actolind w Gel - jel 50 ml *Cilt ve mukoza dekontaminasyonu için yeni nesil yıkama ve nemlendirme preparatı *Alkol,benzalkonyum klorür ve octenidin dihidroklorür içermez *Kullanıma hazır ürün *Klinik ve dermatolojik olarak test edilmiş ve test sonucu ‘‘ çok iyi ‘‘ olarak belirlenmiştir. Actolind Jel Yeni Nesil MRSA Burun Dekolonizasyon ve Yara Antiseptiği * Etkileri ve kimyasal yapısı actolind solüsyon ile aynıdır. * Burunda MRSA taşıyıcısı olan hastane personelinde kullanılır. * Yara kenarlarında iyileşmenin başlamasını hızlandırmak için kullanılır. * Pahalı antibiyotik uygulamaları ile sonuç alınamayan dirençli mikroorganizmalarla enfekte yaralarda, ACTOLIND ile net sonuçlar elde edilmektedir. Antibiyotik uygulamaları kişinin savunma (immun) sistemini baskıladığı için ,dirençli mikroorganizmalarla enfekte yaralarda antibiyotik etkili olamamakla birlikte , tam tersine yaranın iyileşmesini geciktirmekte ve hatta engelleyebilmektedir. ACTOLIND bu tip vakaların iyileşme sürecini hızlandırır , yapılan araştırmalar tercih edilecek ilk antiseptiğin ACTOLIND olması gerektiğini göstermektedir. * Dirençli mikroorganizmalara (MRSA , VRE , MRSE, ESBL... gibi) ve hastane enfeksiyon etkenlerine karşı etkilidir. Hastane personelinin MRSA dekolonizasyonu için kullanılabilmektedir. ( 5 gün süreyle saçlar dahil banyo uygulaması yapılmalı , 5 gün süreyle günde 3 kez buruna Actolind jel uygulanmalı ve Ağız actolind solüsyon ile çalkalanmalıdır) * Yara üzerine direkt olarak uygulanır , yara yıkama yapılabilir ,ya da enfeksiyon olan bölgede ,son işlem olarak uygulanmalıdır. * Yarayı yakmaz ve hastaya kesinlikle rahatsızlık vermez. * Diğer antiseptiklerden en büyük farkı yaranın iyileşmesini sağlayan vücut hücrelerine zarar vermeden bakterilere etkili olmasıdır. * Actolind e dair birçok bilimsel araştırma mevcuttur , bilimsel çevrelerden çok olumlu görüşler bildirilmiştir. * Actolind e karşı bildirilmiş herhangi bir bakteriyel direnç yoktur. * Ağız içinde kullanılabilmektedir ; cerrahi girişimler sonrasında ,aftlarda ve çeşitli ağız yaralarında ,1/2 sulandırılarak kullanılması yeterlidir. * Molekül büyüklüğünden dolayı sistemik dolaşıma geçmez ve uygulamalarda bu yönde bir tehdit oluşturmaz. * Yaranın iyileşmesi için yara bölgesinde canlı kalması gereken vücut hücrelerine toksik etkisi olmadığı için iyileşme süreci çok hızlanır ve özellikle ŞEKER HASTALIĞI kaynaklı kronik yaralarda çok olumlu neticeler alınmıştır.